ABD’nin Kaliforniya Eyaleti’ndeki Sequoia-Nationalparks’ta bulunan General Sherman Ağacı, dünyanın en güçlü ağacı olarak bilinir. 84 metre yüksekliğinde ve çevresinin uzunluğu 31 metreyi bulan bu devasa sekoya ağacı, 1.500 metreküp hacmiyle bu ünvanı almış. Yaklaşık 2.500 yaşında olduğu tahmin edilen „Sequoiadendron giganteum“ cinsine ait ağaç tohumlanmaya başladığında Roma İmparatorluğu’nu Julius Caesar, Mısır İmparatorluğu’nu ise VII. Kleopatra yönetiyordu. Onların üzerinden binlerce yeni yönetici geldi geçti ama doğanın bu görkemli temsilcisi sekoya ağacı Kaliforniya’daki köklerinin üzerinde yaşamını sürdürmeye devam etti.

Yaklaşık her yıl bir milyonun üzerinde ziyaretçisi olan General Sherman Ağacı‘nın haşmetli görüntüsü onun birkaç bin yıl daha yaşayabileceği izlenimini veriyor. Onun kadar olmasa da iş dünyasında da ömrünü binli yaşlara devirmiş işletmeler, şirketler var. Zaten her ticari kuruluşun amacı değil midir, hep varolabilmek. Devamlılık ve kalıcılık esasına göre kurulan bir ticari kuruluşun ömrünü belirleyen çeşitli unsurlar var. Bunların en önemlilerinden biri müşteriler. Müşterilerle kurulan güçlü bağlar o işletmeyi geleceğe taşıyacaktır. Şirketler müşterileriyle kurdukları bağları geliştirdikleri, köklerini yaydıkları müddetçe devamlılıklarını sürdürebilirler. Onların gözünde şirketinizi vazgeçilmez kılan unsurları arttırdıkça, ürün veya hizmet kalitenizin yanına sağladığınız yararları ekledikçe müşteriler size daha sıkı bağlanacaklardır.

Potansiyel müşterilerinizle kuracağınız sağlam ve tutarlı bir ilişki onların satın alma kararı aşamasında sizi tercih etmesine etki edecektir. Çözüm üreten, yol gösteren ve alternatif sunan bilgiler, kılavuzlar, içerikler size güven duyulmasını sağlayacaktır. Müşterilerinizin yaptığınız işe hayranlık duymasına, sizin gönüllü elçileriniz olmasına yardımcı olacaktır.

ABD’li iş insanı ve yazar Kenneth H. Blanchard: „Memnun müşterilere sahip olmak artık yeterli değil. Eğer gerçekten başarılı bir işiniz olmasını istiyorsanız, ürettiğiniz değere saygı duyan arzulu hayranlar yaratmalısınız“ demiş.

Bir ağaca hayranlık duyuluyorken, kullanıcılarına fayda sağlayan insan emeği başarılı işlere neden hayranlık duyulmasın ki?